Web Tasarım Ankara

 ''mefkuresi dünyalık olan bizler''

 

Hemen her gün sokaklarda bir yerlere canhıraş koşuşturan insanlar görüyoruz... Bu insanlardan her hangi birisini çevirin hemen hepsinin bir gayesi olduğunu göreceksiniz...

Kimisini iki lokma daha fazla kazanmak, kimisi kariyer yapmak, kimisi çocuklarına daha iyi bir gelecek için özel okul parası kazanmak, kimisinin üç evi varken dördüncüsü beşincisini kazanmak, ve ne yazık ki büyük bir çoğunluğun gözlerini hırs bürümüş şekilde dünyalık peşinde koşturur halde buluyoruz.

Mal,mülk,makam,şan,şöhret derdiyle ha babam, de babam, koşuşturuyor, koşuşturuyoruz..

At gözlüklerini dünyaya çevirmiş ve tek dertleri dünyalık olan ben dahil bir sürü insan...

Gayeleri topluma hizmet olan mefkuresi kıble olan kardeşlerimin koşuşturmasını görünce mefkure üzerine bir iç muhasebesi yapayım dedim...

Yaşlılık sınırıyla cebelleşen bendeniz hayal peşinde çarıksız tabanın mefkuresi de Tiyatro olduğu için yıllardır hayat sahnesinde iyi bir rol kapıp tiyatro çatısı oluşturmaktı... Oluşturmanın eşiğini geçtiğim anda hayat sahnesinde rol kapma heyecanının sınırsız olmadığını fark ettim...

Tüm enerjimi dünya sahnesinden hayal sahnesine geçecek yerleşik bir bir tiyatroydu..!

Tiyatro hayalim Ankara'daki dostlarım ve Sayın Belediye başkanımız Melih Gökçek'in desteğiyle gerçekleşti ve ömür törpüsü çabalarımla gerçekleşti. Nihayet Mefkurem gerçekleşti diyerek huzura erecektim ki, birde baktım yaş almış başını gidivermiş. Bir de baktım tüm enerjimi dünya sahnesine odaklanmışım. Meğerse gözümü tiyatro bürümüş ve Mefkurem in merkezine tiyatroyu oturtmuşum...

Ve ne yazık ki merkezimde ki Hayal sahnesinden, hayat sahnesine her geçişimde gözlerim sahne ışıkları yüzünden bulanıklaşır hale gelmiş. Geçen zaman gözlerimi ufku seçemez hale getirmişken ezberimdeki tiratlar nispetinde ne varsa hafızama yerleşmiş ve unutmamışım. Lakin her şeyi ezbere bilen bendeniz hayal peşinde çarıksız taban, Ahir vakit zamanının son demine geldiğimde ahiret senaryosunu ezberimden çıkardığımın farkına varmışım....

 

Bunun tek sebebi Hayat sahnesinden hayal sahnesine odaklanırken hayalimiz ne kadar geniş olursa olsun dar bir çerçeveden bakmak zorunda kalıyoruz...

Mefkurem in odak noktasına benliğimi koymak zorunda kaldığım için sahneye olan bağlılığımın huzurunu yakalamak için tiyatro peşinde koşmak zorunda kaldım...

Hayatın sınır ölçüsünü düşünmeden kendi hayal dünyama sınırlı mutluluklara gebe çizgiler çizmeye başladım. Sınırları belli olmayan ahireti farkında olmadan ezberimden çıkarırken sınırlı olanı öne almak zorunda kaldım...

Şimdi gelelim iç muhasebemde değinmek istediğim mevzuya...

Dünya sahnesinin geçici güzellikleriyle bana biçilen rolümün ölçüsünde meşguliyet kazanmak nefsimin işine geldi... Nefsimin dünyaya dair aç obur istek ve arzularını mesleğimin ölçüsünde en iyi şekilde hayal sahnesinde kullandım.

Ahir vaktimin yaklaştığını gördüğüm anda kendime ait olan eksiklerimi geç de olsa fark ettim. Dünya sahnesinde hayal sahnesi derdiyle tutuşan ben, benliğimi sorgulamaya başladığım anda düsturum da bir takım yanlışlar olsa da en nihayetinde doğru yolda olduğumu fark ettim.

Yüce kuranımızın İbrahim Suresinin 3. ayetinde biz kullara haber verilen “Onlar dünya hayatını bile bile ahirete tercih ederler.” sözündeki acıtıcı ama gerçek olan dünyalık derdine düşmediğimi anladım..

Doğrusunu elbette en iyi Allahu teala bilir... Ama içim çok rahat Mefkurem'in amacında Tiyatro sanatını insanlara hizmet olarak gördüğümden dolayı tiyatro mesleğimde en iyisini yapmaya çalıştım. Ama içim çok rahat ayette olduğu gibi dünya hayatımı bile bile ahirete asla tercih etmedim...

Söz sanatının eşsiz sultanı, dinimizin tercümanı, ebedi mürşidimiz, Efendimiz (as)'ın şu mübarek sözünü “İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır.” düstur olarak gördüğüm için Mefkurem tiyatro olarak görünse de asıl amacım faydalı olabilmekti...

Velhasılı kelam iç muhasebemi burada olduğu gibi zaman,zaman sesli dile getiriyorum ki bu saye de nefsimi dize getire bileyim...Rabbım Gönül secde'min bakış açısını son nefesime kadar inşaAllah kabe'yi görmeyi nasip ederde, ben de bu sayede hem kendime hem de insanlara faydalı olmaya çalışırım  (tıpkı sosyal medyada kendime ayırdığım zamanlar da yazılarımla şimdi yapmaya çalıştığım gibi)

Not:

Beni seven Dostlarım paylaşımlarım da kusurlarımı çok fazla dile getirdiğim zaman çok üzüldüklerini fark ediyorum...

Üzülmeyin ne olur, Ben beni yüreğinizde yerleştirdiğiniz o güzel makama emin olun layık olmaya çalışıyorum...

Çoğu zaman burada kendime sanatçı müsveddesi diyorsam şayet ben de sizler gibi Allah'ın bir kulu olduğumu unutmamak içindir...

Bu saye de Makam şan ve şöhretin gelip geçici olduğunu asıl gerçek olanın hazreti insan olabilmek olduğunu ve ötesinin müsvedde den ibaret olduğunu gösteriyorum..

Ahiret yolculuğuna çıktığım zaman bir kul olarak sizlerden farklı bir kimlikle gitmeyeceğim... Dünya sahnesinde yapmış olduğum halis işlerle sorgulanacağım ve Rabbımın bana bağışladığı irademi ve yeteneğimi insanların hizmetinde doğru yolda nasıl kullandığımın hesabını vereceğim...

Ben bir sanatçı müsveddesi değil de bir berber olsaydım kullandığım makası bana bahşedilen parmaklarla nasıl doğru kullanıp kullanmadığımın hesabını verecektim...

İşte bu sebeple Mefkurem tiyatro olsa da güzel ahlakımın tüm inceliklerini sergileyerek bana bahşedilen beceriyi en iyi şekilde kullanarak insanlara faydalı olmaya çalışmak olduğunu anlatmaya çalışıyorum...

Kusurlarımı dile getirerek bazen doğru olana nasıl ulaştığımı söylüyorsam, Dostlarımın beni üstün bir kişi olarak görmesinin önüne geçmek içindir. Bu saye de hem nefsimin şımarmasına engel oluyorum hem de Allahu tealanın izniyle sizlere doğru şekilde hizmet eden örnek bir insan olmaya çalışıyorum...

 
Yorumlar


Hiç Yorum Yapılmamış. İlk yorumu siz yapın...