(1996 ve 2015 tarihleri arasında sergilendi)Sahneye koyduğumun 19. senesinde 600 küsur kez rol aldığım üstadın muhteşem oyunu...
Geriye dönüp bakınca nereden nereye gelmişim çok iyi görüyorum...
Dünün baldırı çıplak sanatçı müsveddesi meğerse bugün yüzlerce oyuna imza atan bir yönetmen ve oyuncu oluvermiş.
Göründüğü gibi bir insan hayatında duyuların ve duyguların yaşanmadığı bir yaşam biçiminin yokluğu asla düşünülemez. O zaman sahnedeki rolü canlandıran kişi sahici olan duygularını gerçekten hissedip karakterinin hakkını duyularından ve duygularından yayı
Ağzı mantarla kapatılmış bir şişe düşünün ve onu göğüs kafesinizin arasındaki kalbiniz olarak farz edelim. Şişenin ağzının açılmasına ve kapanmasına sebep olan yegâne güç nefsimiz olsa da şişenin ağzındaki mantar gerilimi temsil eder
Velhasılı dostlar...
İnsanın şöhret olması için ekranlara çıkması gerekmiyor.
İnsanın tanınması için şöhret olması gerekmiyor...
Bu kişilerin bünyesindeki cemaat mensupları daha güzel bir makam alsın diye her makamı yerle yeksan etmeyi göze almışlardır...
Sonrasında ‘Sarı oğlan sende bu patlıcanlar gibi çürümek istemiyorsan dertlere ve sıkıntılara karşı dimdik ayakta durmalısın, içini daima temiz ve boş tutabilmeli sin...
Lakin unutma; İçindeki boşluğu neyle ve nasıl doldurduğuna dikkat etmelisin...
Ve gece karanlık örtüsünü çektiği anda o nankör çehrelerin komutanı olan albayın ateş edin sesleri yankılanıyor kulaklarımda.
O geceden sonra kulaklarım ağır işitiyor sesleri...
O geceyi unutmak çok zor, çok zor...
Bir insanı hayata bağlayan hava ve su nasıl bir gereksinimse oyuncular için gerilim öyle bir gereksinimdir. Şimdi bu bahsettiğim durum kafanızı biraz karıştırabilir...
Yüzlerce seçenek arasından en uygun tiradı seçmek ve tirat örneği bulmak oyuncu adaylarının zorlandığı bir durumdur. İşte seçmelerin ve sınavların en çok tercih edilen tirat örnekleri…
Hayatım boyunca unutmayacağım bir hatanın aklıma kazınan sahnesi birbirine anlamsızca bakanlar korosunda orkestra şefiydim ve bende elimdeki çubuğu düşürdüğümden habersiz koroyu yönetiyordum…
Tiyatro hayatımın köşe başlarını ele geçirmiş olsa da yeteneğimin özgür kaldığını hissettiğim yegane yer yönetmenlik koltuğudur.
Yağmur taneleri pencereye vururken ben eğilerek pencereden bulutlara baktım ve...
Rahmetli annem içeriye gelmiş ve küçücük bedenime sarılmış ne o sarı oğlan yoksa babanı mı gördün?
Anne babam sanırım kolumun yanmasına üzüldü bak ağlıyor....